Türkiye’nin İlk Kurşun Kalem Fabrikatörü Nuri Dağdelen

Magazin yalan dolanları ile sahte şöhret sahibi olmuş; baldır bacak göstermekten başka hiçbir hüneri olmayan. Milletimizin ahlakını bozmaktan başka bir işe yaramayan nice fuzuli isimler. Yılışık ve utanma bilmeyen sevimsiz yüzler vardır ki; ne yazık ki bu yüzleri hepimiz ezbere biliriz.

Oysa ülkemizin yetiştirdiği çok sayıda değerli ve nitelikli insan var. Ülkemize büyük hizmetleri dokunmuş değerler var. Yeni yetişen nesillerin örnek alacağı tarihimizde nice şahsiyetler var. Ancak ne yazık ki bu değerli insanların yaptığı hizmetler hiç bilinmez ve isimleri hiçbir zaman hatırlanmaz.

Mustafa Kemal Atatürk şöyle diyor:

“Beni görmek demek behemehal yüzümü görmek değildir. Benim fikirlerimi, benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu kafidir…”

Yukarıdaki sözü ilk okuduğumda aklıma hemen şu soru geldi. Atatürk’ün fikir ve duygularını anlayan kaç kişiyi tanıyorum? Şöyle bir düşündüm; bir avuç değerli insan aklıma geldi. Oysa Ata’mızın fikir ve duygularını anlayan çok sayıda değerli insan var.

Atatürk’ün önemli ideallerinden biri; Türk ticaret ve sanayi hayatında Türk varlığının yer almasını sağlamaktı. Cumhuriyetin ilk yılları; Türk girişimci, mühendis ve sanayicisinin kendini kanıtlama fırsatı bulduğu ve her sektörde boy göstermeye başladığı ve çok açık bir biçimde ve ciddi devlet desteği gördüğü bir dönemdi.

Cumhuriyetin ilk yıllarında mesleğinde ülkemizde bir ilk olmayı başarmış; ancak ne yazık ki; Türk Ticaret ve Sanayi tarihine adını yazdıramamış; gerçek bir ilk ve idealist bir Beyefendi, Atatürk’ün fikir ve duygularını anlayan; Nuri Dağdelen’den bahsediyorum.

Nuri Dağdelen birçok dağları delip tüneller açan, köprüler kuran çok değerli bir mühendistir. Aynı zamanda “Ağaçlar kalem olsa” düşüncesini hayata geçiren 1934 tarihinde Türkiye’nin ilk kurşun kalem fabrikasını kurmak suretiyle bir ilki başaran, değerli bir Türk Mühendisi ve Sanayicimizdir.

II. Dünya Savaşı yıllarında kendisine uygulanan Varlık Vergisi’ni az bulan ve zorla arttıracak kadar da fedakar, benzerine az rastlanan bir iş adamıdır. Mühendis ve sanayici Nuri Dağdelen tarihe yazılmayışı bir yana; araştırmacı yazar mağduru olarak haksız itham ve gerçek dışı yorumlarla karalanmaya çalışıldı.

Oysa meydana getirdiği eserler sıkça övünme vesilesi olur. Ancak o eserlerde Nuri Dağdelen’in verdiği emekler bilinmez. Nuri Dağdelen’in uğradığı haksız ithamlar konusunu pek yakında ayrı bir konu içinde tekrar ele alacağım. Konuyu uzatmamak ve okuyanı sıkmamak adına bu yazıda yer vermedim.

Saygıdeğer tüm dostlarıma sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir hafta dilerim. Sağ olun sağlıcakla kalın. Selam ve saygılar.

Atilla Oral