Sen O Silahı Atatürk Heykeline Değil, Kendi Şerefine, Haysiyetine Sıkmışsın..
Adana’da Atatürk heykeline biri ateş etmiş. Bir askerdi Atatürk en nihayetinde. Tarihte kimler kurşun sıktı Türk askerine? 1925 yılında, milletine bedava yerli tohum dağıtan Atatürk’tü. Bugün Yahudinin tohumunu toprağına atan adam, Atatürk’e kurşun mu sıkıyor? 1923’e kadar Osmanlı paralarının üzerinde Ermenice, Fransızca, Yunanca ibareler vardı. Yollardaki tabelalardan tutun da, bütün devlet ve özel kurumlara kadar her şey yabancı dilde yazılıyordu. Mesela istasyon isimleri.. İskenderun yerine Alexandrette yazardı. Her şeyimiz Türkçe olduğu için mu kurşun sıkıldı? Hangi şehre giderseniz gidin, adliyelerin üzerinde Türk bayrağı yoktu. Yabancılardan kalma kiliseler, misyoner ve jimnastik okulları bugün hemen her sokakta duruyor, tabi yıkılmadıysa.. Kapatıldığı için mi saldırıldı Atatürk’e? Millet mektepleri açıldı 1920’lerde.. Yabancılar ışık üzerinde, atom üzerinde deneyler yaparken, Türkler okumayı bile bilmiyordu! Okumayı öğrendi.. Enstitülerin yanında, İmam hatipler, Diyanetler de açıldı.. Osmanlı tarihi boyunca hiç yazılmamış tefsirler, fıkıhlar, din kültürü ve ahlak bilgisi kitapları da yazıldı.. Kuran Türkçe okundu, namaza Türkçe çağrıldı.. Bu yüzden mi kurşun sıkıldı? Fakat bugün İsrail’den getirilen ilaçlarla iyileşiyoruz, cihazlarla tedavi oluyoruz, tohumunu mahsül olarak yiyoruz, samanı, eti yabancıdan alıyoruz ama hiç şikayetimiz yok, hiç tepki yok?? Yunan Ortodokslar bugün halen daha fes giyiyorlar, böyle bir fes yerine yalnızca memurlara şart olmak üzere beynelmilel bir şapka giyilmesini istediği için mi Atatürk’e kurşun sıkıldı? Cepheden kaçmak, gasp, hırsızlık, devlete isyan gibi suçlar yüzünden asılanlara, hoca dendiği için mi kurşun sıkıldı Atatürk’e? Son meclis konuşmasında, kitap yazıp, yazdığı kitapların gökten geldiğini söyleyenlere inat, ‘Bizim prensiplerimiz bu zihniyette değildir’ diyebildiği için mi düşman oldular Atatürk’e? Oysa Bakara 79 da, İsra 93 de aynısını söylemişti? Gücünü gökten aldığını(kut inancı) ve kendisinin Allah’ın yeryüzündeki gölgesi-halifi olduğunu söyleyen bütün hükümdarlara, sultanlara, padişahlara inat, ‘Biz gücümüzü gökten gaipten almıyoruz, doğrudan doğruya milletten alıyoruz’ dediği için mi kurşun sıkıldı? Bakara’ya makara denen ülkede, Kur’an’ın pasta yapılıp yendiği, Kur’an kurslarında ufacık yavrulara tecavüz edildiği, Kur’an sallanarak şehit tabutuna kol dayıyarak oy istendiği, yolsuzluğun İslam’dan olduğunun alenen açıklandığı, Türkçülüğün bölücülük olarak görüldüğü ülkede bunlardan hiç şikayet edilmezken, Ne mutlu Türküm diyene demiş birine mi kurşun sıkıldı? Çeşit çeşit örgüte silah ve eleman sağlandığını kendileri açıklayan sayısız amerikan üssü varken, demek Atatürk’e silah sıkıldı? Demek doktoru, iktisatçısı olmayan hasta, yorgun, yoksul bir millete baş olmuş, başbuğluk etmiş birine silah sıkıldı öyle mi? Sen o silahı kendi şerefine, haysiyetine sıkmışsın..
E. Özel