Onlar Da “Ya İstiklal Ya Ölüm” Diyebilecekler Mi?
Herkese sağlıklar diliyorum.
Şu sıralar bir kitap projem nedeniyle eve kapanmamız işime yaradı. Ve TRT’de bir dizi de aynı anda başladı.
Her ne kadar tam da 16 Mart İstanbul’un işgalinin yıl dönümünde başlamış da olsa #YaİstiklalYaÖlüm dizisini dikkatle izlediğimizden emin olunsun. Zira maalesef hep siyasete alet ediliyordu bu tür diziler TRT’de…
Açık söylemek gerekirse tam da bu nedenle; TRT’de ülkenin kuruluşunu ve onda emeği geçenleri omurgası sağlam bir projeksiyon içinde veren bir dizi görmek beni şaşırtmadı desem yalan olur.
Tarihi dizilerin hep ilk bölümünü seyreder sonra seyretmeyi bırakırım. Sadece Abdülhamit dizisini ilk iki bölümünden sonra bıraktım. Bu diziyi ise sürekli seyrediyorum. Neden, çünkü ötekilerde dizi siyasete alet edilip belli bir amaç için yapılıyordu. Bunu hisseder hissetmez diziyi bırakıyordum.
Bir kere dizide Samim Kocagöz’ün o muhteşem eseri KALPAKLILAR romanının epey bir kokusu var.. Damat Ferit Paşa’nın sır katibinin Amerikan kolejli kızı ile millici genç ilişkisi gibi.
İstanbul’un işgali ile başlayan dizide o katliama bir tepki duruşu var. 1950’lerde DP tarafından yasaklanana kadar orada verilen şehitlerimiz için İstanbul merkezli anması yapılan “16 Mart ihtifali” ile başlaması ve İngiltere’nin hedef alınması önemli. Bundan çekinilmemiş.
Ayrıca dizi; bu ay karar verilen bir dizi gibi durmuyor. Öncesi çok emek verilmiş. Bütçesi oldukça yüksek belli oluyor. Akademisyenlerin de katıldığı bir internet sayfası oluşturulmuş. Tarihi kişilikler verilmiş. (https://yaistiklalyaolum.com.tr/karakterler) Belgeler de hazırlanmış; (https://yaistiklalyaolum.com.tr/belgeler) Senarist, bir hukukçu ama Veda ve Fatih gibi tarihi dizilerin de senaristliğini üstlenmiş. Bir iki akademisyen ismi var sanki ama TARİHİ bir danışman sitede görünmüyor. Sadece dışarıdan öğrendiğim kadarıyla Ali Satan danışmanlık yapmış. Kendisi, Milli Mücadele’de Mustafa Kemal’in Vahdettin ile değil de Damat Ferit ile sorun yaşadığını düşünen biri. 1919 Ekim’ine kadar da ülkede öyle düşünüyorlardı. Ama tekrar Ferit Paşa’yı işbaşına getirmesi ve sertliğe baş vurulmasındaki rolünü unutuyor olsa gerek hoca.
Bakalım ileride göreceğiz. Piyasada bu diziye tepki gösteren çıktı mı, çıktı. Özellikle adı Niyazi Birinci olan ama ne hikmetse Yavuz Bahadıroğlu yapan ve yıllarca yalanlarıyla gençlerin beynini yıkayan birisi. Tepkiler sonrası geri adım attı. İngiliz bağlantılı olma ihtimali yüksek bunların. Ha, bu ülkenin kurucusuna saldırarak belli kesimlerin dini duygularını kullanan ve bu sayede para ile toplantıya çağrılan, kitapları satılan yani kısacası rant elde edenlerin de tepki göstermesi normal.
Bir tarihçi olarak hem de gün gün, dönemin iç ve dış belgelerini görmüş ve Osmanlıca gazetelerini okuyan biri olarak dizi; sağlam bir temele oturtulmuş. O temel; hem iç hem dış belge ve gazetelerden de takip edilebilen, dönemin tüm Atatürk’e karşı olanlarının bile anılarında kabul ettiklerine dayanıyor, yani GERÇEKLERE…
Bu ülkenin birliğini bütünlüğünü sağlayan ve en azından bu yönüyle bile saygıyı hak eden ve bugün hala AKIL VE BİLİM’e önem verebilecek konumda olmamıza büyük katkı sağlamış ATATÜRK ve arkadaşlarından nefret edenlerin, partili partisiz herkes tarafından tecrit edilmesi şarttır.
Her ne kadar dizide Vahdettin hala sessiz ve tepkisiz, sanki hiçbir şeye karışmıyor gibi gösteriliyorsa da ve dizinin sonraki bölümlerinin de dikkatle izlenmesi gerekse de sağlam tarihi bilgileriyle; gençlerimiz için, FETÖCÜ bir çok kişinin yıllardır attığı tarihi yalanlarından daha katkılı olacağını düşünüyorum..
Sonsöz; TRT’nin de şu sıra bir sınav vereceği kanısındayım. Daha önce işgal yıllarını anlatan SHOW’daki DELİ SARAYLI dizisinin başına gelenleri anımsıyorum da. “İngilizlerle işbirliği yapan hükümet” mantığı diziyi kısa kestirtmişti.
Bakalım baskılara dayanabilecekler mi?
Onlar da “Ya istiklal ya ölüm” diyebilecekler mi?
Emin Elmacı, Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi