Korumasız Olarak Halkın İçinde Gezip Dert Dinleyen, Tezahüratla Karşılama Töreni Ve Gösteriş Sevmeyen: İlk Ve Son Cumhurbaşkanı
Gazi Paşa 17 Kasım 1930 – 6 Ocak 1931 tarihleri arasında uzun süren bir yurtiçi gezisi gerçekleştirdi. 17 Kasım’da Ankara’dan trenle yola çıktı. 18 Kasım sabahı gezinin ilk durağı Kayseri şehriydi. Gazi’nin amacı iktisadi ve sosyal konular, eğitim ve kültür hayatı ve daha birçok alanda yapılan hükumet uygulamaları incelemek, sorunları halkın bizzat kendisinden dinleyerek öğrenmek ve çözümler üretmek, inceleme sonuçlarını raporlar halinde hükumete sunmaktı.
Gazi Paşa’nın tüm yurt gezilerinde çok önem verdiği bir davranışı var. Kendisini karşılamak için özel yada resmi törenler düzenlenmesini ve halka tezahürat yaptırılmasını hiç sevmiyor ve kesinlikle istemiyor. Seyahate çıkmadan önce bu konuda gerekli uyarı ve açıklamaları yapıyor.
Gazi Paşa’nın bu konudaki davranışı pek bilinmez. Oysa bu davranış basit ve küçük bir ayrıntı değil elbet. O’nun yüksek karakterinin güzel bir özelliği bu. Büyük önderimiz Cumhurbaşkanlığı forsunu padişah turası gibi halka karşı güç kuvvet simgesi olarak kullanmadı. Halkla arasında hiçbir biçimde engel bulundurmadı. Korumasız olarak halkın arasında gezip dert dinledi. O’nun forsu temiz yüreğindeydi ve çok sevdiği halkıyla her zaman iç içeydi. Samimiyetle ve büyük bir ilgi ve sevgiyle yurttaşların derdini dinler ve eşsiz zekasıyla çözümler üretirdi. Bu özellikleri taşıyan ilk ve son Cumhurbaşkanıydı.
Gazi Paşa söz konusu yurt gezisine çıkmadan bir gün önce dev resmi bir tebliğ yayımlayarak “hiçbir yerde kendileri için merasim yapılmamasını” emretti. 17 Kasım 1930 tarihli Milliyet gazetesinde Cumhurbaşkanlığı’nın resmi tebliği şöyle haber oldu:
“Gazi Hz. Bugün hususi trenle Kayseri’ye hareket ediyorlar. Gazi Hz. hiçbir yerde kendileri için merasim yapılmamasını emretti.”
“Ankara, 16 (A.A.) Resmi tebliğ: Reisicumhur Hz. memleket dahilinde bir tetkik seyahati yapmak arzusu ile Ankara’dan 17 Kasım akşamı hareket buyuracaklardır. Seyahat buyuracakları mıntıkalar mümkün olduğu kadar geniş bir saha olacaktır. İş ve vazife mülâzahası. Ankara’ya avdetlerini istilzam ederse mütebaki seyahati ikinci devreye bırakmaları muhtemeldir. Az zamanda azami mesai netayici elde etmek üzere takip buyuracakları programlarını tadile mecbur olmamak için seyahatlerinin tadilini isdihdaf eden herhangi bir talebin dermeyen edilmemesini umumdan rica ediyorlar. Bilhassa ehemmiyet verdikleri nokta hiçbir yerde resmi veya hususi merasim ve herhangi bir tezahürat yapılmamasıdır. Reisicumhur Hz.’nin seyahatleri esnasında tetkik buyuracakları vatan aksamında umumi ve tabii hayatı olduğu gibi bir daha görmek esas maksatları olduğundan merasim ve tezahürat içinde tabii hayatın değişmesine mahal vermemekle beraber vakit kaybetmemek için bu ciheti kat’iyetle kaydeylemişlerdir.”
“Ankara, 16 (Telefonla) – Gazi Hz. yarın (bugün) saat 15’te treni mahsusla Kayseri’ye hareket edeceklerdir. Kayseri’den sonra seyahat programı Sivas – Tokat – Amasya – Samsun hattını takip edecek şekilde tertip edilmiştir.”
Milliyet gazetesi, 17 Kasım 1930, sayfa: 1