Cumhuriyet Fikri Adana’da Doğdu! (4/10)
HİLAFET İSTEMEYEN ADANA GENÇLİĞİNİN YEMİN MERASİMİ…
Ferit Celâl’in konuşmasıyla Adana Gençliği’nin düşünce ve duyguları ne kadar açık, ne kadar berrak dile getirilmişti. Bu düşünceler, bu asil duygular Mustafa Kemal’in fikirlerine ne derin katkıda bulunmuştu. Artık belli olmuştu: Adana Gençliği Padişah, hilâfet, saray saltanatı istemiyordu. Adana’lılar Padişahcılığa, hilâfete açıktan açığa karşı çıkmıştı. Şayet irticâ baş kaldıracak olursa, şayet inkılaplar tehlikeye düşerse can pahasına da olsa, Adana Gençliği mücadeleye atılacaktı. Buna söz veriyor, mücadeleye ve Mustafa Kemal’e bağlılık andı içiyordu. Adana Gençliği’nin bu andı lisede daha geniş çapta ve büyük törenle izciler tarafından da tekrarlanacaktı.
ADANA GENÇLİĞİNİN RUHUNA İNEN GAZİ!
Mustafa Kemal bu heyecan ve bu millî duyguların coşkun tezahürü karşısında mest olmuştu. Türk Gençliği ile ilk defa Adana’da temas halindeydi. Ferit Celâl’in konuşması ve heyecanı ile Adana’lıların ve Adana Gençliği’nin engin ruhunu görmüştü. Bu yanardağ halindeki ruh O’na neler söylemiyordu! Adana’lı büyük şair Celâl Sahir Muter’in iki mısrâsında Mustafa Kemal şöyle ifade ediliyordu:
«Parladı sönmeyen bir ışıkla derin derin,
Bir çift sema kadar o senin mavi gözlerin!»
Şimdi Mustafa Kemal’i dinleyelim. Oturduğu köşeden yavaşça doğruldu. Ferit Celâl’in Adana Gençliği adına yaptığı konuşmanın kendisini bu derece millî sihrin teshirinde bırakacağını bilmiyordu ki, hazırlıklı olaydı. Konuşmak için hazır değildi. Fakat, yine de irticalen konuşacak ve çağlayanlar gibi coşacaktı. Bir elini masanın kenarına dayadı… Salonda bulunanları dikkatle süzdü… Herkesi selâmladı… Daha dün Yunan Harbi’nden çıkmış ve dev bir düşman ordusunu parçalayarak denize dökmüş olan büyük asker, şu anda, mektepli bir genç kız kadar mahcup görünüyordu. Bu ne büyük tevazu örneğiydi. İki yudum su aldı ve konuşmaya başladı. Mustafa Kemal’in sesinde tabiatın bütün melodileri dalga dalga yükseli yordu.
– Muhterem arkadaşlarım!
Diye söze girmiş ve bir virgül payı susmuştu. Derin bir nefes aldı.
FERİT CELÂL’E İLTİFATLAR!
15 Mart 1923 Perşembe günü, tarihî Adana konuşmasına saat 16.30’da başlayan Mustafa Kemal, aynen şunları söyledi:
«Genç arkadaşımızın gençlik nâmına söylediği sözler bende çok büyük hisler, rikkatler, intibalar ve azim emniyet, itimat hasıl etti. Bütün ciddiyetimle arz ederim ki, bu intibat vicdanımda saadetlere zemin-i inkişaf olmuştur. Bende bu hissiyatın tecellisine sebebiyet verdiklerinden dolayı kendilerine teşekkür ederim.»
«Bu dakikada muvacehelerin de bulunmakla mes’ud olduğum Adana’nın güzide gençleri! Sizler, anlıyorum ki, beyanatta bulunan arkadaşınızla aynı derece hassasiyete malik bulunuyorsunuz. Bu hissiyatınızı tamamen izhar edebilecek kabiliyet ve kuvvette olduğunuz nasiyelerinizde okunuyor. Vatan ve millet sizin gibi gençlere malik bulundukça şimdiye kadar ihzarına muvaffak olduğu zaferlerin üstüne daha çok azametli zaferler koyabileceğine hiç şüphe etmiyorum.»
«Genç arkadaşlarım; şüphe yok, ben ve benim gibi sevdiğiniz bir çok arkadaşlarımla beraber milletin en fecî günlerinde vicdanımıza terettüp eden vazifeyi yaptık. Fakat bu hususta bize cür’et ve cesaret veren siz, sizi vücuda getiren büyük kalpli analarınız, babalarınız ve bu memlekettir. Acı günlere ait olmakla beraber, kıymetli bir hatırayı burada tekrar etmek isterim.»
«Efendiler, bende bu vakayiin ilk hiss-i teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adana’da vücut bulmuştur»
ATATÜRK VE İSTİKBÂL
«— Bilirsiniz ki, Suriye felâketini müteakip, ben, Yıldırım Orduları Grupunun Kumandanlığını almak üzere buraya gelmiştim. O zaman, burada, bütün memleketin, bütün milletin nasıl bir âtiye sürüklenmekte olduğunu tamamen görmüştüm. Buna mümanaat edebilmek için derhal teşebbüste bulunmuştum. Fakat, teşebbüsüm o zaman için mümkün olamadı».