Atatürk'e Dair Görsel Ve Yazılı Arşiv
28 Ağustos 1925’de, İnebolu Türkocağı Binası’nda yaptığı konuşmada Atatürk şöyle diyordu: “Altı kaval, üstü şişhane diye ifade olunabilecek bir kıyafet,
Gündüzden emir verildi, tren hazırlandı. Geç vakit yola çıkıldı. Aynı anda ordu güneyde manevralar yapıyordu. Fransızlar, bu manevralardan çok ürkmüşler
Bir kanun teklifi yüzünden çıkan çatışmada, Ali Çetinkaya’nın tabancasından çıkan kurşun Halit Paşa’nın sol böğrüne saplanmıştı. İstanbul’dan gelen doktorların müdahalesine
Atatürk’ün Mussolini İtalya’sına karşı izlediği siyaset daima kuşkulu olmuştur. Mussolini’nin emperyalist politikası, emperyalizme karşı ilk ve en güçlü savaşı vermiş
Atatürk Ankara’yi niçin başkent yaptı? Bu çok sorulan bir sorudur. Oysa Kurtuluş Savaşı’nın başında Atatürk Ankara’yı başkent olarak düşünmemiştir. O,
BEDİİ Faik’in anılarının, üçüncü cildine “Falih Rıfkı Atay özel sayısı” da diyebiliriz. Üstad anılarına şöyle başlıyor: “Ben DÜNYA’ya gelinceye kadar,
İSTİKLAL Mahkemeleri yine gündemde… Filmler çekiliyor, bu mahkemenin kararıyla asılanların, idam edilenlerin sayısı, açık artırmaya çıkarılarak, yüzbine kadar yükseltiliyor, bilen,
Zaman zaman, gazetecilik denilen mesleğin geçmişteki “lekeli” kişilerinden söz ederiz. Mesela “Arifaki”, mesela “Baba Tahir”, mesela “Basiretçi Ali Bey” gibi…
BAZI konularda, yazı yazmamak da bir tavırdır. Herhalde, bizim de, yazanların, konuşanların bazıları kadar “Enver Paşa” hakkında bilgimiz, kitaplığımızda da
Hasan Pulur’un 5 Ocak 1992 tarihli Çerkez Ethem başlıklı yazısı. ÇERKEZ Ethem hain mi, kahraman mı? Siyasi tarihimizin bitmez tükenmez
