“Bir Memleket İdare Edeni, Bir Kadın İdare Etmeye Kalkarsa, O Memleket Batar.”
Gazi Paşa: “Bir memleket idare edeni, bir kadın idare etmeye kalkarsa, o memleket batar.”
Esat Mahmut Karakurt’un Lizbon’da konuştuğu (Gençliği İstanbul’da geçen Belçikalı) Madam Hanses’in Atatürk’e ait hatırasının anlatıldığı röportajdan bir bölüm:
“Bir akşam Mustafa Kemal Paşa ile beraber Gülcemal vapurunda verilen bir baloda bulunuyorduk. Ekselans’ın bana karşı büyük bir teveccühü vardı. Bir aralık dalmış bir yere bakıyordum. Birdenbire:
“Madam” dedi: “Aşka tutulmuş bir kadın gibi, ne düşünüyorsunuz öyle derin derin?”
Ben o zaman nereden hatırıma esti bilmiyorum, anlaşılan dilimin ucuna gelmiş olacak ki, düşünmeden hemen cevabını verdim:
“Paşam” dedim. “Başvekilinizin dudaklarından eksik olmayan şu neşeli, sempatik gülüşlerine hayranım. O kadar güzel bir erkek gülüşü ile gülüyor ki.”
Mustafa Kemal Paşa o zaman, dünyada hiçbir zaman eşine tesadüf etmediğim harikulade güzel bir mavi ile parlayan açık renkli gözlerini, bana çevirerek dedi ki:
“Başvekilimin gülüşlerine hayran olmuşsunuz, benim de belki dansımdan hoşlanırsınız. Madam, müsaade ederseniz, bu valsi beraber yapalım. “
Kalktık ve dönmeye başladık.
Ben o zaman gençtim ve ihtimal biraz da şımartılmış kadındım, nereden içime o heves doğdu bilmiyorum, başladım dansta Paşa’yı ben idare etmeye!.. Bir defa baktı, ses çıkarmadı. Bir daha baktı, ses çıkarmadı. Nihayet üçüncüsünde birdenbire durdu. Hiddetle değil, fakat ciddiyetle gözlerini bana çevirdi:
“Madam” dedi,“bir erkekle bir kadın yan yana bulundukları zaman, idareyi erkeğe bırakmak, en doğru harekettir.”
Çocukluk işte. Ben büyük bir cesaretle şöyle bir karşılık verdim:
“Müsaade edin de Paşam, ne olur, bir defa da ben sizi idare edeyim” dedim.
Kızmadı, bilakis gülmeye başladı.
“Bir memleket idare edeni, bir kadın idare etmeye kalkarsa, o memleket batar madam” dedi; gelin biz yerimize oturalım sizinle!..
Beni elimden tutu, getirdi. Ve yanındaki koltuğa oturttu.”
Kaynak: Esat Mahmut Karakurt,
Yeni Sabah gazetesi, 7 Şubat 1950, Sayfa; 4-5.