Atatürk’ün Ölen Kardeşi Naciye’ye Benzeyen Hanım

Makbule Atadan anlatıyor:

Bir subay hanımı vardı. Sık sık bana ziyarete gelir, ahbaplık ederdik. Bir gün 20-25 yaşlarında kadar olan kız kardeşini de beraber getirmişti. Bir de baktım bu hanım benim ölen kardeşim Naciye’ye o kadar benziyor ki. Saçlarının rengi, hareketleri, boyu boşu onunki gibiydi. Bunu kendilerine anlattım. Bu nedenle bana ziyarete geldiğinde onu da getirebileceğini ve çok memnun olduğumu söyledim. Bu iki hanım bana birkaç defa daha ziyarete geldiler. Bu benzerliği bir gün ağabeyime de anlattım. O da bu hanımı merak etti ve görmek istedi. Yine bir gün hanımlar bana geldiklerinde ağabeyime haber verdim. Ağabeyim de bir fırsat bulup bize geldi ve hanımlarla tanıştı. Sonra da bana, hanımın hakikaten Naciye’ye çok benzediğini ve onu çok sevdiğini söyledi. Onlar gidince oturup rahmetli Naciye’den uzun uzun bahsettik. Ona rahmet diledik. Ağabeyim çok duygulandı. Bu hanım gelince yine haberinin olmasını, eğer fırsat bulursa gelip onu göreceğini, çünkü onu görünce Naciye ile yaşar gibi olduğunu söyledi. Aradan bir zaman geçti. Ben bir gün o hanımları yine çaya çağırdım. Geldiler. Ağabeyim de geldi. Hep beraber oturup çay içtik ve konuştuk. Ağabeyim pek neşeliydi. Az sonra ağabeyim birden kalkıp gitmek istedi.

Ben uğurlamak için kapıya koştum. Baktım ağabeyimin neşesi kalmamış, yüzü asık ve pek sinirliydi. Bana döndü ve “Artık bu hanımlarla ahbaplığın bence hiçbir değeri yoktur. Benim onlarla birkaç defa ilgilenmem ve yakınlık göstermemi çok başka türlü yorumladıklarını anladım. Bence görüşmemizde artık hiçbir sevimlilik kalmamıştır,” diyerek gitti. Anladım ki bekâr olan ağabeyimin onlarla birkaç defa beraber olmasını ve oturup onlarla çay, kahve içmesini çok başka türlü yorumlamışlar, onun bu çok içten duygularını ve içten samimiyetini değerlendirememişlerdi. Ağabeyim bunu derhal anlamış ve hem çok üzülmüş, hem de bir defa daha onlarla ne görüşmüş, ne de benim görüşmemi istemişti (1933).


Atatürk’ten Hiç Yayınlanmamış Anılar Yazarı: Prof. Dr. Yurdakul Yurdakul