Atatürk, Ülkü ve Doktor Sami Günzberg

Atatürk’ün Diş Hekimi Sami Günzberg

İlginç bir kişilik: Diş Hekimi Sami Günzberg

Aslen Musevi olan Sami Günzberg, Mustafa Kemal’in ve dönemin önemli şahsiyetlerinin dişçiliğini yapıyordu.(1) Atatürk, İstanbul’da olduğu zamanlar bazen diş hekimi Sami Günzberg’in Beyoğlu İstiklal Caddesi’nde İsveç Konsolosluğu’nun karşısında bulunan sokaktaki muayenehanesine gidip dişlerini tedavi ettirir ve daha sonra öğle yemeğini de orada yerdi. Bazen de Sami Bey Dolmabahçe’ye gider Atatürk’ü orada muayene ederdi.(2)

Diş Hekimi Sami Bey, bir gün Dolmabahçe’ye gittiğinde Mustafa Kemal ona mesleği dışındaki konularda sorular sordu ve cevap alamaması üzerine aydın bir kişi olmak için meslek dışı kitapları da okumak gerektiğini anlattı. Bu konuyu Prof. Dr. Afet İnan, şöyle anlatır:

“Bir gün dişlerini tedavi etmek için gelen hekime, o sırada benim elimde okuduğum sosyoloji kitabından sorular sormaya başladı. Tabii, buna derhal cevap verecek durumda olmayan diş hekimi, mahcup olmuştu. Ben buna müdahale ederek, hemen kitabı getirdim ve bunun pek yeni neşriyat olduğunu söyledim. Atatürk, bir taraftan işi şakaya getirerek, diş hekimine şöyle dedi: “Biliyorum siz kendi mesleğinizde en büyük başarıyı gösteriyorsunuz, fakat bunun yanı başında başka meselelerle de ilgilenerek okumanızı teşvik etmek istedim ve bu kadar aykırı bir konuyu bilhassa seçtim,” dedi. Diş hekimi bir dahaki gelişinde bu konuya ait birçok kitap tedarik ederek okumuştu ve bu kez o, Atatürk’e bunlarla ilgili bazı sorular sormuştu. Buna benzer daha pek çok verilecek örnekler vardır.”(3)

Dr. Sami Günzberg 7 Eylül 1935 tarihinde İstanbul Musevi Cemaati Hahambaşısı ve Musevi Lise Müdürü Dr. Davit Markus’u saat 22.00’de Atatürk’ün Florya’daki yazlık köşküne götürüp tanıtmış; Atatürk ve Dr. Markus beş saat felsefe ve filoloji konularında konuşmuşlardı.(4)

Tarihe hanedanın ve Atatürk’ün dişçisi olarak geçen Sami Günzberg (1876-1966) Tarihçi Rıfat Bali’nin deyimiyle “her devrin adamı” olmayı becerebilen bir diş hekimidir. Hem Osmanlı hanedan mensuplarının hem de Cumhuriyet’in kurucu önderlerinin diş hekimi olmayı başarmıştır. Cumhuriyet kurulunca Abdülhamid’in yurtdışına çıkarılan şehzadelerin vekaletlerini alarak II. Abdülhamid’in mirasının varislerine iade edilmesi isleriyle de uğraşmıştır.(5)

Nerede doğduğu belirli değildir, ancak 1875 veya 1876 yılında doğmuş ve yine kesin bilinmemesine rağmen Paris Dişcilik okulundan mezun olduğu ileri sürülmektedir. 1897’den itibaren zabit olarak hem Bahriye Nezareti Merkez Hastanesi’nde hem de Saray’da dişçi olarak çalışmaktadır. Hangi tarihte emekli olduğu meçhuldür. Balkan Savaşı ve Birinci Dünya Savaşı’nda Avusturya-Macaristan ve Alman ordusu askerlerini tedavi etmiştir. (6) Türk tabiyetine geçip geçmediğine dair bir belge bulunamamıştır. Polonya asıllı olduğu da iddia edilmektedir. Hangi Diş Hekimliği Fakültesi’nden mezun olduğu belli değildir. Diş hekimi olmadığı, çıraklıktan yetişme dişçi olduğuna dair iddialar da vardır.(7) Abdülhamid’in mirasını takip ederken emlakları kız kardeşinin üzerine yaptığı iddiaları da vardır.(8) Bahriye Nazırı Cemal Paşa’nın Sami Günzberg’i Bahriye’ye aldığı ve zabit yaptığı da söylenmektedir.

Mütareke döneminde işgal kuvvetlerinin kumandanlarının dişçiliğini yapmıştır. 1925 yılında Bursa Askeri Heyet-i Mahsusa’sı tarafından mütareke zamanında İngiliz subaylarıyla temas, Padişah Vahdettin’in emellerine hizmet, İtalyanlara casusluk yapmak ve Siyonist cemiyeti lehine propaganda icra ettiği iddialarıyla Bahriye zabitliğinden çıkarıldı ve devlet hizmetinde istihdam edilmesi yasaklandı.(9) Bunun üzerine Diş Hekimi Günzberg 1929 yılında dava açtı, kazandı ve 14 Nisan 1929’da itibarı iade edildi.(10) Kendisine emekli maaşı iade edildi.(11)

Sami Günzberg 1933 Üniversite Reformu sırasında Nazi Almanyasından kaçan Yahudi bilim adamlarının İstanbul Üniversite’sine yerleştirilmesi için de aracılık yapmıştı.(12)

1966 yılında vefat etmiştir. Biyografisi tam açıklığa kavuşmamış ilginç bir şahsiyettir.

Atatürk’ün ağrıyan bir dişi için 1935 yılı yaz aylarında Diş Hekimi Ziya Cemal Büyüksoy (1896-1953) Dolmabahçe’ye çağrılmış ve diş çekimi yapılmıştır. Diş Hekimi Lemi Berger ve Prof. Dr. Alfred Kantrowicz de Atatürk’ün diş muayenesini Ankara’da yapmışlardır. (13)


Kaynak:Atatürk ve Hekimler, Metin Özata, Demkar Yayınevi, s. 662, 663

(1) Hüsrev Gerede’nin Anıları, Literatür Yayınları 2002, s. 271 (2) Eren Akçicek, Atatürk’ün Sağlığı Hastalıkları ve Ölümü, İzmir Güven Kitabevi, 2005 İzmir, s. 124, 331 (3) Utkan Kocatürk, Prof. Dr. Afet İnan’la bir konuşma, Atatürk Araştırma Merkezi dergisi, Sayı: 3, 1987, s. 735 (4) Nesim Benbaneste, Atatürk Bir Dehanın Analizi, Sümbül Basımevi, 1982, İstanbul s. 50 (5) Rıfat N. Bali, Sarayın ve Cumhuriyetin Discibaşısı Sami Güzberg, Kitabevi yayını, 2007, Istanbul, s. 1-2 (6) Rıfat N. Bali, a.g.e., s.7 (7) Rifat N. Bali, a.g.e., s. 13 (8) Rifat N. Bali, a.g.e., s. 17 (9) Rifat N. Bali, a.g.e., S. 336 (10) Rifat N. Bali, a.g.e., s. 426 (11) BDA, 14.4.1929, Sayı: 2918, Fon: 30.11.1.0, Yer: 47.11.9 (12) Cemil Koçak, Einstein’ın Mektubu, Star gazetesi, 17 Nisan 2011 Pazar, Makale (13) Eren Akçiçek, Atatürk’ün Sağlığı, Hastalıkları ve Ölümü, Güven Kitabevi, İzmir, 2005, s. 123-125