Atatürk Sofya Ataşemiliterliği’nde
Sofya’ya askeri ateşe olarak atanan Mustafa Kemal, bu göreve istemeyerek gider. Çünkü bu görev onu İstanbul’dan uzaklaştırmak için bulunmuş süslü bir kılıftı. Öneriyi geri çevirip orduda kalsa, bu defa yönetimin yaratacağı başka sorunlarla karşılaşacaktır. Askerlikten ayrılsa, sivil olarak vatanı için yararlı olabilmesi o günkü koşullarda çok güçtür. Bu nedenle Sofya’ya gitmek zorunda kalır.
Mustafa Kemal’in Sofya’daki görevi bir yıldan fazla sürer (27 Ekim 1913-20 Ocak 1915). Bu süre içinde Mustafa Kemal görevinin gereklerini en iyi şekilde yerine getirmiştir. Öyle ki bir müddet sonra ek görev olarak Bükreş, Belgrad ve Çetine ataşemiliterlik görevleri de ona verildi (11 Ocak 1914).
Mustafa Kemal, Sofya’da bulunduğu sırada bütün Bulgar ileri gelenlerinin, komutanlarının dikkatlerini üzerine çekmişti. Herkes bu vakur, yakışıklı, gözlerinden zekâ fışkıran Türk subayı ile ilgileniyor, yalnız ondan söz ediyordu.
Hatta bir gece Sofya Operası’na gittiğinde, Kral Ferdinand bile, karşı locada oturan Mustafa Kemal’i görünce hemen onunla tanışmak arzusunu yenememiş, onu kendi locasına davet etmiştir. Artık Mustafa Kemal, herkes tarafından tanınan, çevresi geniş bir kişidir. O, askeri ataşe olarak bu görevi sürdürmekte iken 1 Mart 1914 yılında rütbesi yarbaylığa yükseltilir.

Mustafa Kemal, vatanından uzaktır ama, oradaki gelişmeleri de büyük bir dikkatle izlemektedir. Özellikle, Avrupa’da büyük bir savaşın işaretleri her geçen gün ufukta görülürken Osmanlı İmparatorluğu’nun bu savaşa girmemesi gerektiğini düşünür; bundan büyük bir endişe duyar. Ancak bir süre sonra düşündüğü, fakat olmasını istemediği olaylar gerçekleşecek; Avrupa üzerinde gezinen kara bulutlar bu kıtayı bir anda kana bulayacak ve Kemal’e göre Osmanlı İmparatorluğu, girmemesi gereken bir savaşta, üstelik yanlış cephede yer alarak, dünya tarihindeki sayfasının sonunu, 30 Ekim 1918’de imzaladığı Mondros Mütarekesi ile noktalayacaktır.