Atatürk Harp Akademisi’nde

Harp Okulu’nu bitiren Mustafa Kemal, Harp Akademisi sınıfına seçildi (1902). Çünkü Harbiye’yi başarılı olarak tamamlayan öğrencileri Kurmay Okulu’na almak usuldendir. Kurmay bölümü üç yıldır. Önceki okullara oranla burada daha geniş bir “düşünce ve davranış özgürlüğü” vardır. 

Mustafa Kemal, Harp Akademisi’nde genç bir subay iken burada ne olduğunu pek iyi anlayamadığı duygu ve düşüncelere kapılmıştır. Küskündür. Kederlidir. İsyankardır. Neye ve kime karşı? Niçin? Bunu o da bilmez. Bir gün arkadaşlarından biri sorar:

Resim:6-Mustafa Kemal Kurmay Yüzbaşı Üniforması İle

“Sen, kalk borusunda bir türlü uyanmıyorsun. Nöbetçi subay karyolanı sarsmadıkça kalkmıyorsun. Neyin var senin?” 

Genç subay: 

“Yatağa girdikten sonra ben sizler gibi uykuya dalmıyorum. Gözlerim sabahlara kadar açık.

Tam uyuyacağım zaman kalk borusu çalınıyor. Onu da tabiatıyla işitemiyorum. Uyandırılıyorum.” 

Mustafa Kemal, Harp Akademisi’nde derslerine çok iyi çalışmakla birlikte, artık politika işlerine de iyice merak sarmıştı. Çünkü O, memleketin kötü yönetildiğini artık anlamaya başlamıştı.

Padişah ve yönetimini tenkit ediyordu. Onun bu düşünce ve davranışlarını okul yönetimine şikayet eden arkadaşları vardı.

Bu yüzden bir iki defa hapis cezaları aldı. Buna rağmen, 11 Ocak 1905 yılında Harp Akademi’sini kurmay yüzbaşı olarak bitirdi(bk.Resim:6).