Atatürk Ergama Köyünde Halk İle. (8 Şubat 1923)

Edremit Yolu üzerinde Ergama köyünde halk ile birlikte. (8 Şubat 1923)

ATATÜRK’ÜN EDREMİT’İ İLK ZİYARETİ

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemâl Atatürk, 6 Şubat 1923 Salı günü sabah saat 07.00’de Akhisar’dan hareket eder. Bindiği trenle aynı gün saat 15.30’da Balıkesir’e gelir. Yanında eşi Lâtife Hanım ve Kâzım Karabekir Paşa olduğu halde Balıkesirliler tarafından büyük ve coşkulu bir törenle karşılanır. Balıkesir’de bir gün kaldıktan sonra şehirden ayrılarak Gökçeyazı, Balya ve Havran yoluyla Edremit’e gelir.

9 Şubat Cuma günü saat 17.30’da Edremit’e gelen Atatürk, Soğuk Tulumba mevkiinde “zabıtan ve mensubin-i askeriye, mızıka, ihtiram bölüğü, jandarma ve polis, memurin, kız mektebi talebeleri, erkek mektepleri, eşraf, ayan-ı belde, hacegân, dervişan, fabrikatörler, tüccaran, Müdafaa-i Hukuk, İdman Yurdu, tabak esnafı, pabuşçu esnafı, demirci esnafı, ahali ve kadınlar” tarafından karşılandı. Kapalı bir otomobilden yanında Lâtife Hanım olduğu halde inen Atatürk, halkın “Yaşa!… Hoş geldin!…” sadaları ve kesilmeyen alkışları ile birlikte bütün şehrin fabrika düdükleri arasında ilerlemeye başladı. Bu sırada Edremitli “küçük bir kız talebe” (Lâmia Onat) kendisine bir demet çiçek sunmuştur.

Mustafa Kemâl Paşa, daha sonra belediyeyi ziyaret etmiş ve akşam, askerî hastahane caddesinde bulunan Doktor Cemâlettin Bey’in evinde şerefine verilen akşam yemeğine katılmıştır. Bu sırada bütün Edremit halkı Hastahane caddesini doldurmuş, vatanın büyük kurtarıcısını görmek amacıyla polis kordonunu aşıp evin önüne kadar gelmişlerdir. Halkın yoğun sevgi gösterileri üzerine Atatürk, binanın üst kat penceresine çıkmış ve “Muhterem arkadaşlarım, yurtdaşlarım, hakkımda gösterdiğiniz tevaccühlere fevkalâde müteşekkirim benim için fazla rahatsız olmayınız.” demiştir. Bu sırada Edremit gençlerinden Mehmet Şah (Semra Tedü) ortaya atılarak “Paşam, sizi mukaddes savaş yolundan ne Selma’nın aşkı, ne İngiliz’in parası ve ne de Avrupalıların size gönderdiği şunlar, bunlar sizi yolunuzdan çeviremedi. Siz bu aziz yolda yürüyerek düşmanı istilâya çıktığı yerde denize gömdünüz. Bırakın da sizi doya doya görelim.” dedi. Bu sözlere karşılık büyük kumandan, “Ben birşey yapmadım, zaferi kazanan millettir, bu şeref de ona aittir.” cevabını vermiştir.

Geceleyin fener alayı düzenlenmiş ve Atatürk geceyi kendisine tahsis edilen Evliyazâde Tevfik Bey’in evinde geçirmiştir. Geceyi bu evde geçiren Atatürk, sabah veda ederken Evliyazâde Tevfik Bey ve oğulları İhsan ve Şakir Beylerin ellerini sıkmıştır. Hatta sıra küçük kardeş Şakir Bey’e gelince, oldukça heyecanlanmış ve elini ceketine silerek Atatürk’e uzatmış, Gazi Paşa bu durum üzerine gülerek elini sıkmış ve sırtını okşamıştır.

Atatürk’e gece Lozan’dan İsmet Paşa’dan bir telgraf geldiği için sabah saat 10.00’da Balya üzerinden Balıkesir’e gelir ve 11 Şubat Pazar günü yanında Fahrettin Paşa olduğu halde İzmir’e hareket eder.